Hakaret Suçu ( TCK 125 / 2 )

İnternet ve sosyal medya üzerinden hakaret suçu TCK 125 görseli
İnternet üzerinden hakaret suçu hakkında ceza avukatı Efekan Efe’nin bilgilendirmesi

Bursa ceza avukatı Efekan Efe, internet ve sosyal medya üzerinden işlenen hakaret fiillerinin de Türk Ceza Kanunu kapsamında suç teşkil ettiğini ve ciddi sonuçlar doğurabileceğini belirtmektedir. Gerçek hayatta olduğu gibi çevrim içi ortamlarda da bir kişiye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte sözler söylemek veya yazmak hakaret suçu oluşturur. Türk Ceza Kanunu’nun 125. maddesinde düzenlenen bu suç, bireylerin itibarını korumayı amaçlar.

İnternet forumları, yorumlar, Twitter, Facebook gibi sosyal medya platformlarında yapılan hakaret içerikli paylaşımlar veya mesajlar da kanunen hakaret suçu sayılmaktadır. Özellikle herkesin görebileceği şekilde (alenen) yapılan hakaretler, yasa kapsamında daha ağır cezai yaptırıma tabi olmaktadır. Günümüzde sosyal medya kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte, hakaret suçuna dair soruşturmaların önemli bir kısmı çevrim içi ortamdaki yazışma ve paylaşımlardan kaynaklanmaktadır. Pek çok kişi, internette sarf ettiği sözlerin de ceza kanunları kapsamında sorumluluk doğurabileceğinin farkında olmadan hareket edebilmektedir.

Hangi ifadelerin hakaret suçu kapsamına girdiği konusunda yargı, söylenen sözlerin bağlamını ve muhatabın onurunu zedeleyici olup olmadığını değerlendirir. Küfür ya da aşağılayıcı yakıştırmalar içeren, kişi onurunu hedef alan sözler genellikle hakaret suçu sayılır. Örneğin bir kişiye “şerefsiz”, “hırsız”, “geri zekâlı” gibi ağır ifadeler yöneltmek hukuken hakaret teşkil eder. Buna karşılık, kaba ve nezaketsiz olmakla birlikte onur kırıcı boyuta varmayan hakaretamiz hitaplar (örneğin “terbiyesiz”, “saygısız”, “defol git” gibi sözler) veya beddua niteliği taşıyan çıkışlar (“Allah belanı versin” gibi) çoğunlukla hakaret suçu kapsamında değerlendirilmez. İnternet ortamındaki paylaşımlarda kullanılan ifadeler de aynı ölçütlere göre incelenir; sözün küçültücü, aşağılayıcı niteliği somut olayın koşullarıyla birlikte ele alınır.

Bu makalede, internetten alenen hakaret suçu cezası nedir, böyle bir suçta haksız tahrik indirimi nasıl uygulanır, karşılıklı hakaret hâllerinde taraflara ceza verilip verilmeyeceği, hakaret suçunda şikayet süreci ve zamanaşımı süreleri ile mahkemece hükmün açıklanmasının geri bırakılması konuları hukuki bir dille açıklanmaktadır.

İnternetten Alenen Hakaret Suçu Cezası Nedir?

İnternet veya sosyal medya aracılığıyla birine hakaret etmek, kanunen suçtur ve bu fiilin cezası Türk Ceza Kanunu madde 125 uyarınca 3 aydan 2 yıla kadar hapis veya adli para cezasıdır. Hakaret suçunun alenen (yani herkesin erişimine açık şekilde) işlenmesi ise verilecek cezanın artırılması sonucunu doğurur. Kanunun 125/4. fıkrası uyarınca, hakaret eylemi alenen gerçekleşirse hükmedilecek ceza altıda biri oranında artırılır. Bu durum, sosyal medyada herkese açık bir gönderiyle veya geniş bir kitleye hitap eden bir platformda yapılan hakaretler için geçerlidir. Başka bir deyişle, örneğin bir kişinin Twitter gibi açık bir mecrada onur kırıcı sözlerle hedef alınması halinde verilecek ceza, aleniyet unsuru dolayısıyla normal hakaret cezasından daha yüksek olacaktır.

Hakaret suçu, kanunda seçimlik ceza olarak düzenlenmiştir; bu da hakimin somut olaya göre hapis cezası yerine adli para cezasına hükmedebilmesine imkân tanır. Özellikle ilk defa suç işleyen kişilerde ve nispeten hafif vakalarda mahkemeler, hapis cezası vermek yerine para cezasına çevirmeyi sıkça tercih edebilmektedir. Bu yaklaşım, failin sabıkasız olması ve pişmanlık göstermesi gibi durumlarda cezai yaptırımın toplumsal faydasını dengede tutmayı amaçlar. Ancak hakaret içerikli eylemin ağırlığına ve failin kastının yoğunluğuna göre mahkeme doğrudan hapis cezası da verebilir.

Uygulamada internetten hakaret suçlarında çoğu zaman sanıklara hapis cezası yerine adlî para cezası verildiği, hatta bazı durumlarda hükmün açıklanmasının geri bırakılması uygulandığı görülmektedir. Bu nispeten hafif sayılabilecek yaptırımlar, hakaret suçunun ceza hukuku sisteminde görece daha düşük cezalı bir suç olmasından kaynaklanır. Nitekim Bursa ceza avukatı Efekan Efe, internet ortamında alenen gerçekleştirilen hakaret fiillerinde cezanın artırıldığına dikkat çekerek, sosyal medya üzerinden yapılan hakaretlerin de kişiler açısından ciddi hukuki sonuçlar doğurabileceğini vurgulamaktadır. Bu nedenle, kişiler sosyal medyada sarf ettikleri sözlerin hukuki sorumluluk doğurabileceğini unutmamalı ve iletişim kurarken saygı sınırlarını aşmamaya özen göstermelidir.

İnternetten Alenen Hakaret Suçunda Haksız Tahrik

Türk Ceza Kanunu’nun 129. maddesi, hakaret suçunda özel tahrik hükümlerini düzenlemiştir. Kanuna göre, hakaret suçunun haksız bir fiile tepki olarak işlenmesi halinde hakim vereceği cezada üçte bire kadar indirim yapabileceği gibi ceza vermekten de vazgeçebilir. Bu, daha genel bir tahrik hükmü olan TCK 29. maddeden bağımsız, hakaret suçuna özgü bir düzenlemedir. Özellikle hakaret fiilinden önce mağdur tarafından gerçekleştirilen eylemin ağırlığı, hakimin takdirinde önemli rol oynar. Kanun ayrıca şu özel durumu da belirtir:

Eğer hakarete yol açan haksız fiil, failin kendisine karşı işlenmiş bir kasten yaralama (fiziksel saldırı) ise, failin hakaret suçundan dolayı hiç ceza almamasını öngörür. Yani bir kişi ciddi bir şekilde fiziksel saldırıya maruz kalıp bunun etkisiyle internette saldırgana hakaret ederse, bu durumda hukuken cezaya hükmedilmeyebilir. Özetlemek gerekirse, bir kişi haksız bir tahrikin etkisiyle internet üzerinden hakarette bulunmuşsa, mahkeme somut olayı değerlendirerek cezada önemli ölçüde indirim yapabilir veya fiili tamamen cezasız bırakabilir.

İnternetten Karşılıklı Hakaret Suçu

Sosyal medya tartışmaları veya çevrim içi yazışmalar sırasında bazen taraflar birbirlerine karşılıklı olarak hakaret içeren sözler söyleyebilmektedir. İki tarafın da birbirini hakaretlerle itham etmesi durumunda ortaya çıkan olaya hukuk dilinde karşılıklı hakaret suçu denilir. Türk Ceza Kanunu’nda bu özel hal de düzenlenmiştir. Eğer hakaret suçu karşılıklı olarak işlenmiş ise, yani taraflar karşılıklı hakaret etmişlerse, mahkeme olayın mahiyetine göre her iki taraf veya taraflardan biri hakkında verilecek cezayı üçte birine kadar indirebileceği gibi ceza vermekten de vazgeçebilir. Bu yasa hükmü, tarafların birbirini karşılıklı olarak kırıcı sözlerle suçladığı durumlarda cezada esneklik tanımaktadır.

Hakaret Suçunda Şikayet ve Zamanaşımı

Hakaret suçu, mağdurun şikayetine tabi suçlar arasında yer alır. Bu, hakaret fiili gerçekleştiğinde kolluk veya savcılık tarafından kendiliğinden soruşturma başlatılmadığı, mağdurun şikayeti ile sürecin tetikleneceği anlamına gelir. İnternet üzerinden hakarete uğrayan bir kişi, faili bildiği veya kimliğini tespit ettiği andan itibaren 6 ay içinde yetkili mercilere (örneğin polise veya doğrudan savcılığa) şikayette bulunmalıdır. Aksi takdirde, bu süre geçtikten sonra şikayet hakkı düşer ve fiil hakkında soruşturma açılamaz. Ayrıca kanun, her hâlükârda hakaret fiilinin gerçekleştiği tarihten itibaren 2 yıl geçtikten sonra şikayet yapılamayacağını belirtmektedir. Yani mağdur, hakareti daha geç bir tarihte öğrenmiş olsa bile fiilin işlendiği tarihten itibaren en fazla iki yıl içerisinde şikayet hakkını kullanmak zorundadır.

Belirtmek gerekir ki, hakaret suçu eğer bir kamu görevlisine karşı görevinden dolayı işlenmişse veya TCK 125/3’te sayılan diğer nitelikli haller söz konusuysa, bu durumda suç şikayete tabi değildir; Cumhuriyet Savcılığı doğrudan (resen) soruşturma açabilir. Ancak internetten hakaret olaylarının büyük çoğunluğu, kişiler arasındaki hakaret fiilleri şeklinde ortaya çıktığından genellikle şikayet koşulu aranmaktadır.

Hakaret Suçunda Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması- Ceza hukuku görseli
CMK 231. madde kapsamında HAGB hakkında temel bilgiler

Hakaret suçundan yargılanan bir sanık hakkında mahkeme mahkûmiyet kararı verirse, bazı durumlarda hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) kararı uygulanabilir. HAGB, sanık için adeta bir denetim süresi öngören ve cezanın hemen infaz edilmemesini sağlayan bir imkândır.

Bu kararın verilebilmesi için öncelikle sanığa hükmedilecek cezanın 2 yıl veya daha az süreli hapis cezası olması gerekir; hakaret suçu için öngörülen ceza aralığı da bu koşulu genellikle karşılamaktadır. Ayrıca sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması ve duruşmadaki tutumunun yeniden suç işlemeyeceğine dair mahkemede kanaat uyandırması aranır. HAGB kararı verildiğinde, hükmün açıklanması 5 yıllık bir denetim süresi sonuna kadar ertelenir. Sanık bu 5 yıl boyunca kasıtlı bir suç işlemezse, sürenin bitiminde dava düşer ve ceza hükmü hiç açıklanmamış (yani sanığın sabıka kaydına işlenmemiş) sayılır.

Bursa ceza avukatı Efekan Efe, yıllara dayanan deneyimiyle hakaret suçu davalarında müvekkillerine profesyonel hukuki yardım sunmaktadır. İnternet ve sosyal medyadan kaynaklanan hakaret iddialarında doğru adımları atmak ve hak kaybına uğramamak için uzman bir ceza avukatının desteği önemlidir. Bu nedenle, hakaret suçlamasıyla karşılaşan ya da bu suçun mağduru olan kişilerin, yasal süreç boyunca haklarını etkin bir şekilde savunabilmek adına alanında deneyimli bir avukattan danışmanlık almaları tavsiye edilir. Erken aşamada uzman bir avukata başvurmak, sürecin doğru yönetilmesi ve olası hak kayıplarının önlenmesi bakımından faydalı olacaktır.

Facebook
Twitter
Email
Print
Picture of Avukat Efekan EFE
Avukat Efekan EFE

Avukat Efekan EFE, 7 yıllık tecrübesi ile Bursa'da Avukat olarak hizmet vermektedir.

Hemen Bilgi Al

Aklınızdaki tüm soru, görüş ve önerileriniz için hemen bizden bilgi alabilirsiniz.
Hemen Arayın